Avrupal ı lar ı n Müstakbel Bir AB Üyesi Olarak Türkiye’ye Bak ı ş lar ı ve Türkiye’nin Avrupal ı la ş ma Sorunlar ı Merkezi Finans ve İ hale Birimi AB ve Türkiye Aras ı nda Sivil Toplum Diyalo ğ unun Geli ş tirilmesi Üniversiteler Burs Program ı CFCU-TR 0604.01/03 Proje Yürütücüsü: Bo ğ aziçi Üniversitesi, Avrupa Çal ı ş malar ı Merkezi Proje Ortaklar ı : Madrid Özerk Üniversitesi Granada Üniversitesi Avrupa ile Diyalog Derne ğ i Haziran 2008-Kas ı m 2009
Proje Koordinatörü: Prof. Dr. Hakan Y ı lmaz Bo ğ aziçi Üniversitesi, Avrupa Çal ı ş malar ı Merkezi (yilmazh@boun.edu.tr) Proje Yöneticisi, İ stanbul: Dr. Emre Erdo ğ an Avrupa ile Diyalog Derne ğ i (AID) (emre.erdogan@infakto.com.tr) Proje Yöneticisi, Madrid: Prof. Dr. Francisco Javier Peñas Esteban Madrid Özerk Üniversitesi (franciscojavier.pennas@uam.es)
Avrupal ı lar ı n Müstakbel Bir AB Üyesi Olarak Türkiye’ye Bak ı ş lar ı Almanya, Fransa, İ ngiltere, İ spanya ve Polonya’da gerçekle ş tirilen bir kamuoyu yoklamas ı n ı n sonuçlar ı Saha Çal ı ş mas ı : A ğ ustos-Eylül, 2009 Örneklem Boyutu: 5000+
"AVRUPALILARIN TÜRK İ YE HAKKINDAKI ALGILARI VE TÜRKIYE'N İ N AVRUPA B İ RL İĞİ ÜYEL İĞİ NE BAKI Ş LARI" ara ş t ı rmas ı : Özet Bulgular Bo ğ aziçi Üniversitesi , Avrupa Çal ı ş malar ı Merkezi olarak, İ spanya'dan Madrid Özerk ve Granada Üniversiteleri ve Türkiye'den de Avrupa ile Diyalog Derne ğ i ile ortakl ı k kurarak, gerçeklestirdi ğ imiz "AVRUPALILARIN TÜRK İ YE HAKKINDAKI ALGILARI VE TÜRKIYE'N İ N AVRUPA B İ RL İĞİ ÜYEL İĞİ NE BAKI Ş LARI" ara ş t ı rmas ı , Almanya, Fransa, İ ngiltere, İ spanya ve Polonya'da A ğ ustos- Eylül aylar ı nda yakla ş ı k 5000 ki ş i ile yap ı lan görü ş melerle gerçekle ş tirilen kamuoyu yoklamas ı n ı n bulgular ı na dayanmaktad ı r. Yaln ı zca Türkiye’ye odaklanan bu içerik ve kapsamda bir ara ş t ı rma gerek Avrupa’da, gerekse de Türkiye’de İ LK KEZ gerçekle ş tirilmi ş tir. Bu ara ş t ı rma, Almanya, Fransa, İ ngiltere, İ spanya ve Polonya’da A ğ ustos-Eylül aylar ı nda yakla ş ı k 5000 ki ş i ile yap ı lan görü ş melerle gerçekle ş tirilen kamuoyu yoklamas ı n ı n bulgular ı na dayanmaktad ı r. Avrupa çap ı nda bu kapsamda yürütülmü ş ilk ara ş t ı rma olan ara ş t ı rmam ı zda a ş a ğ ı daki kritik sorulara cevap aranm ı ş t ı r: “Avrupa halklar ı Avrupa kimli ğ i denince ne anl ı yorlar?”; “Türkiye hakk ı ndaki bilgilere hangi kaynaklardan ula ş ı yorlar?”; “Türkiye ve Türklere ili ş kin imajlar ı nedir?”; “Hangi sebeplerle Türkiye’nin AB üyeli ğ ine destek oluyorlar veya kar ş ı ç ı k ı yorlar?”; “Türkiye hakk ı ndaki imajlar ve Türkiye-AB ili ş kilerine yönelik tutumlar co ğ rafi bölgelere, ya ş gruplar ı na, siyasi görü ş lere, cinsiyete, gelir gruplar ı na, e ğ itim seviyesine, dindarl ı k ölçüsüne, ve di ğ er alt kriterlere göre nas ı l de ğ i ş mektedir?”. Bu ara ş t ı rma, proje ortaklar ı m ı z olan Madrid Özerk Üniversitesi, Granada Üniversitesi ve Avrupa ile Diyalog Derne ğ i ile i ş birli ğ i halinde tasarlanm ı ş ve gerçekle ş tirilmi ş tir. Ara ş t ı rma, Ba ş bakanl ı k Merkezi Finans ve İ hale Birimi taraf ı ndan koordine edilen “AB-Türkiye Sivil Toplum Diyalo ğ u Projesi” kapsam ı nda yürüttü ğ ümüz “Avrupal ı lar ı n Türkiye’nin Tam Üyeli ğ i Hakk ı ndaki Alg ı lar ı ve Avrupal ı la ş man ı n Sorunlar ı -CSD-03/070” ba ş l ı kl ı projemizin bir parças ı n ı olu ş turmaktad ı r. Bu ara ş t ı rmadan ç ı kan çok temel baz ı sonuçlar ş öyle özetlenebilir: Avrupa kamuoyunun Türkiye bak ı ş ı meselesi, bir siyasi liderlik meselesidir. Nitekim, Avrupal ı lar, Türkiye hakk ı ndaki bilgilerini kimden ald ı klar ı soruldu ğ unda, en ba ş ta siyasi liderleri göstermektedirler. Hep söylenenin aksine, kamuoyu e ğ ilimleri siyasi liderlerin tav ı rlar ı n ı de ğ il, siyasi liderlerin tav ı rlar ı kamuoyu e ğ ilimlerini belirler görünmektedir. Türkiye, alabildi ğ ine “kültürelle ş tirilmi ş ” bir vaka olarak kar ş ı m ı za ç ı k ı yor. Nitekim, Avrupal ı lar, Avrupa kimli ğ inin en önemli de ğ erleri olarak demokrasi ve ekonomik refah ı gösterirken; ve AB’ye üye al ı nacak bir aday ülkede arad ı klar ı en önemli iki özelli ğ in de, yine, bu ülkenin demokratik geli ş mi ş li ğ i ve ekonomik refah düzeyi oldu ğ unu belirtirken, söz konusu Türkiye oldu mu, hem kar ş ı ç ı k ı ş lar ı n ı n, hem de kabullerinin “kültürel” nedenlere dayand ı ğ ı n ı ifade etmektedirler. Bu “kültür”ün içinde “din”in çok önemli bir pay ı n ı n bulundu ğ unu da unutmamak gerekir. Avrupa kamuoyunun Türkiye bak ı ş ı nda en ayr ı ş t ı r ı c ı sosyoekonomik etken “nesil fark ı ” olarak kar ş ı m ı za ç ı k ı yor. Ya ş büyüdükçe, nesiller gençten ya ş l ı ya do ğ ru gittikçe, Türkiye’nin AB üyeli ğ ine destek h ı zla dü ş üyor. Genç nesiller, yaln ı zca Türkiye’nin AB üyeli ğ ine destek vermekle kalm ı yorlar, ayn ı zamanda Türkiye hakk ı nda özellikle müzik, yemek, futbol gibi popüler kültür ögeleri alan ı nda çok daha yüksek bir “a ş inal ı k” düzeyine sahipler.
Sa ğ -sol ayr ı ş ı m ı n ı n da, nesil farklar ı gibi, Avrupa kamuoyunun Türkiye bak ı ş ı n ı etkileyen çok önemli bir etmen oldu ğ unu belirtmemiz gerekiyor. Kendisini solda veya ye ş iller aras ı nda konumland ı rm ı ş bir Avrupal ı , sa ğ ve a ş ı r ı sa ğ dakilere göre, hem Türkiye’ye çok daha sempatik bak ı yor, hem de Türkiye’nin AB üyeli ğ ine çok daha fazla destek veriyor. Merkez sa ğ dakilerin Türkiye’ye kar ş ı çok “so ğ uk”, a ş ı r ı sa ğ dakilerin ise do ğ rudan dü ş manca bir tutum ald ı klar ı n ı da belirtelim. Son olarak, ahde vefa ilkesinin, bir ahlaki ilke olarak, Avrupa kamuoyunda hala büyük ölçüde kabul gördü ğ ünün alt ı n ı çizmek istiyoruz. Buna göre, Türkiye’nin üyeli ğ ine genelde kar ş ı ç ı kan Frans ı z ve Alman kamuoylar ı bile, AB’nin Türkiye’ye verdi ğ i üyelik sözüne sad ı k kalmas ı sözkonusu oldu ğ unda, bu sözünü tutmas ı gerekti ğ ini dü ş ünüyorlar. Bu bulgular ı ş ı ğ ı nda, Türkiye’nin AB halklar ı n ı kazanma ve ikna etme etmeye çal ı ş ı rken, nisbeten zay ı f noktas ı olan ve zaten içine sokuldu ğ u “kültürelle ş me” sarmal ı n ı daha da s ı k ı la ş t ı racak olan “kültür, medeniyet, din” gibi kavramlar ı daha az vurgulamas ı , “ekonomi, demokrasi ve özellikle de hukuk” kavramlar ı n ı ise daha çok vurgulamas ı uzun vadede daha makul bir kamu diplomasisi stratejisi gibi görünüyor.
Recommend
More recommend